Hollanda’da Filistinlilerin özgürlüğünün ifade edilmesi yasaklandı
Hollanda’da “Nehirden denize kadar Filistin özgür olacak” ifadesi, “belli bir çağrışım” taşıdığı gerekçesiyle Temsilciler Meclisi’nde yasaklandı.
Temsilciler Meclisi’nde İsrail-Hamas savaşına ilişkin bir oturum düzenlendi.
Eşdeğer Parti’nin Parlamento Küme Lideri ve milletvekili Stephan van Baarle, oturumda yaptığı konuşmada “Nehirden denize Filistin özgür olacak” ifadesini kullanmasının ardından Parlamento Lideri Vera Bergkamp tarafından uyarıldı.
Bergkamp, ”Son cümlenin belli bir çağrışımı olduğunu biliyorsunuz değil mi? O son cümleyi bir daha bu parlamentoda duymak istemiyorum. Sizi bu konuda uyarmıştım.” söz konusu.
Bazı milletvekilleri de van Baarle’nin sözlerinin kendisini Yahudi düşmanı yaptığını belirterek, sözlerini geri almasını talep etti.
Van Baarle de bu durumdan rahatsız olduğunu ifade ederek, “Filistinlilerin özgürlük ve eşitlik talepleri bir anda antisemitizme ya da başka bir nefret biçimine dönüşüyor. Ben antisemitizme karşıyım.” dedi.
Sözlerinin nefret unsuru olarak değerlendirilmesine itiraz eden van Baarle, “Sözlerimi geri almayacağım! Filistinlilerin haklarını savunuyorum ve bunu istediğim gibi yapacağım. Konuşacağımız ses tonunu biz seçiyoruz. ” İfadesini kullandı.
Van Baarle, Filistinlilerin hakları Meclis’te savunulurken toplumdaki pek çok kişinin farklı bir tarafa çekilmesinden rahatsız olduğuna dikkat çekerek, şöyle konuştu:
“‘Nehirden denize kadar Filistin özgür olacak’ açıklamasıyla, Filistinlilerin bu bölgede, toprakları hukuka aykırı olarak ilhak edilmeden, eşitlik ve özgürlük içinde, apartheid altında yaşamadan, ayrımcılığa uğramadan yaşama hakkına sahip olduğunu kastediyorum.” 75 yıldır Filistinlilere yönelik zulme son verilmeli, biz de herkes sona ermeli.” “Biz insanların eşit haklara sahip olduğu tek devletten yanayız. İster Yahudi ister Müslüman olun, bu devletin adı Filistin’dir.”
Oturumda, Hollanda’da hukuki bir hata teşkil etmeyen “Nehirden denize kadar Filistin özgür olacak” ifadesinin İsrail Devleti’ni yok etme propagandası olduğu gerekçesiyle sunulan önerge, dolayısıyla “şiddete çağrı” teşkil ettiği kabul edildi.