Konuyu araştıran Müfettiş Glenn Baldwin, bağışlanan şekerleri tüketenlerin çoğunun tadının ‘iğrenç’ olması nedeniyle tükürdüğünü, bir kişinin şekerin tadından dolayı derneğe uyarıda bulunması üzerine konunun yetkililere bildirildiğini aktardı. Baldwin, şekerin tadına bakan personel de dahil olmak üzere 3 kişinin hastaneye kaldırıldığını ancak daha sonra taburcu edildiklerini belirtti.
Ölümcül sonuçlara yol açabilecek bir yanlışlık
Yeni Zelanda Uyuşturucu Vakfı sözcüsü Ben Birks Ang de vakıf tarafından yapılan testlerde, şekerlerin her birindeki metamfetamin miktarının olması gerekenin 300 katına kadar çıkabildiğini ve bunun ölümcül sonuçlar doğurabileceğini ifade etti.
Ang, uyuşturucuları şeker gibi ürünlere gizlemenin yaygın bir sınır ötesi kaçakçılık tekniği olduğunu, şekerlerin tanesinin değerinin 1000 Yeni Zelanda doları (yaklaşık 600 dolar) civarında olduğu için bunun bilinçli saldırıdan ziyade kazara yapıldığını düşündüklerini aktardı. Son 6 hafta içinde bağışlanan şekerlerin, dağıtılan miktarı ve ne kadarının metamfetamin içerdiği ise henüz belli değil.
Şeker firması da açıklamada bulundu
Söz konusu şekerleri üreten firma da yaptığı açıklamada, şirketin ürünlerde yasa dışı uyuşturucuların kullanılmasını asla kabul etmediğini, şekerlerin ‘ (üretim sonrası) yanlış amaçla kullanılmış olabileceğini’ duyurdu. Firma, yetkililerle işbirliği yapacaklarını da kaydetti.
Merkezi sinir sistemi üzerinde güçlü ve son derece bağımlılık yapıcı sentetik bir madde olan metamfetamin, genellikle beyaz, kokusuz, acı bir tadı olan kristalize bir toz şeklinde olup su veya alkolde kolayca çözünüyor.
